1 Ekim 2011 Cumartesi

Dostum

Seni okadar çok özlüyorum ki..kayıp bir mektup gibi bir şey şuan yazacağım. arada sırada her mutlu olduğum da beğendiğim her şehirde,öptüğüm-hoşlandığım her kızda bunlardan sana bahsetmeyi o kadar çok istiyorum ki. ama tahmin ettiğin gibi yaşadıkça sabrediyorsun,gördükçe anlatmaktan vazgeçiyorsun. Çoğu şeyi artık beraber yaşamasak,hayatımıza 2-3 kullanımlık plastik gibi insanlar giriyor çıkıyor da olsa,,ben içimdeki çocuğa yalan söylemediğim gibi ,sana da her konuştuğumuzda gerçeği söyleyeceğim.
Combare,olayın özü şu şiire denk geliyor:


öyle bir hayat yasiyorum ki ,
cenneti de gördüm , cehennemi de
öyle bir ask yasadim ki
tutkuyu da gördüm , pes etmeyi de
bazilari seyrederken hayati en önden
kendime bir sahne buldum oynadim
öyle bir rol vermisler ki
okudum okudum anlamadim.
kendi kendime konustum bazen evimde
hem kizdim hem güldüm halime
sonra dedim ki " söz ver kendine "
denizleri seviyorsan , dalgalari da seveceksin
sevilmek istiyorsan , önce sevmeyi bileceksin
uçmayi seviyorsan , düsmeyi de bileceksin
korkarak yasiyorsan , yalnizca hayati seyredersin
öyle bir hayat yasadim ki , son yolculuklari erken tanidim
öyle çok degerliymis ki zaman
hep acele etmem bundandi
anladim...




PS:Artık,bir iki projeyi realize edebilmek için girişimlere başladım..Sadece kararlılık ve enerji lazım ;)

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder